BOŞ İNSAN


Yakından tanıdığım bir şahsın yaptığı paylaşımı görünce yüzüme gayr-i ihtiyarî müstehzî bir gülümseme yayıldı. O paylaşım üzerine bir kaç cümle yazmak istiyorum.

Yapılan iyiliğin farkında olmak ve takdir etmek kadirşinaslıktır.

Nankörlük ise ne kadar iyilik, fedakârlık yapılırsa yapılsın anlamamak, değer vermemektir.

Nankör insan kimseye minnet duymaz, kimseyi takdir etmez, kendisi için yapılanın "farkında olmamaya özen gösterir". 

"Kadirşinaslık"  bir yönüyle "nankörlüğün"  karşıtıdır.

Ecnebi bir düşünür "sadece kendini düşünen bencil insan, kötü insandır" demiş. Nankörlük ve bencillik birbiri ile bağlantılı iki kavram.

Bazı insanlar çevrelerinden gördüğü iyilikleri anlatarak prim yapmaya çalışırlar. " Şu beni çok sever, çok değer verir, bana şunu yaptı, bunu yaptı" vs....

Bu tür söylemler bana göre kişinin içindeki  aşağılık kompleksinin ve  özgüvensizliğin tezahürüdür. Karşı tarafa " Ben sevilen ve değer verilen bir insanım" imajı verme çabasıdır. Ancak bu hipotez her durumda geçerli değil elbette. Gördüğü iyilikleri anlatan herkesi bağlamaz.

Bu tip insanları ayırt edebilmek için şunları sormak lazım :

" İyi güzel de sen kim için, ne yaptın? Kimin yarasına merhem oldun? Kime ne faydan dokundu? Çevrene ne kadar duyarlısın? İnsana ne kadar değer veriyorsun? Eşinin, dostunun sevinçlerini, üzüntülerini samimiyetle dinliyor,paylaşıyor destek oluyor musun? Derdi olanın derdini çözmeye gayret ediyor musun?

(Daireyi biraz genişletelim) Ülkenle, milletinle ya da farklı coğrafyada yaşayan Müslüman kardeşlerinle ne ölçüde ilgilisin? Onlar için ne yapıyorsun? Acılarını yüreğinde hissediyor musun? "

Liste uzatılabilir. Fakat kısaca bu sorulara verilen cevaplar  kişinin kalitesini, karakterini, insanlık derecesini belirler.

İyi bir gözlemci olan ve her şeye, herkese analitik bakanlar  kolayca farkederler ki : Yukarıdaki sorulara verecek cevabı olmayanlar hayat boyu kimseye faydası dokunmayan, sadece kendisi için yaşayan varlığı ile yokluğu arasında fark olmayan insanlardır. Bunların varlığı oksijen israfından, arazi işgalinden başka bir şey değil. 

Hüsniye Ünal

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

HATİCE NİLGÜN TOSUN

NEVİN

BİR LİSE HATIRASI